2 Eylül 2009 Çarşamba

YİNE YENİ YENİDEN


Denize düşen yılana sarılır misali Denizlispor'da Fenerbahçe'yi şampiyonluktan edip, kendilerini de ligde tutan teknik direktör Nurullah Sağlam ile anlaşmışlar. Yıllardır göçebe hayatı yaşayan ve futbolumuza hiç bir katkı vermeyen bu teknik direktörlerimize başarısızlıklar dilerim. Bi başarı yakaladıklarını görmedim. Bakalım ne kadar dayanacak Sağlam. Sezonu bitireceğini düşünmüyorum.

1 Eylül 2009 Salı

ÖNÜMÜZDE KİMSE DURAMAZ



Beşiktaş dergisinin Eylül sayısında konuşan Demirören tek yürek oldukları sürece önlerinde kimsenin duramayacağını söylemiş. Kendisine söylemek lazım kendisinden daha büyük engel mi varmış Beşiktaş'ın önünde.

AV SEZONU AÇILDI



Denizlispor teknik direktör Erhan Altın'ın görevine son verdi. Bu sene teknik direktör kovma olayı daha erken başladı gibi. Her sene zıplayan Denizlispor'u bu sefer Güvenç Kurtar bile kurtaramaz.

31 Ağustos 2009 Pazartesi

ÖZLÜ SÖZ- 1

"Brezilya milli takımında oynayan Elano'nun 7 milyon euro olup, onu kendi milli takımının formasıyla sadece tv karşısında izleyebilecek Tabata'nın 8 miyon Euro olmasına herhalde Dunga da şaşırmıştır"

CEM DİZDAR-Futbolig Programından

ERTEM ŞENER VAKASI



Bu adam ve ekibi yalan haber yapmaktan bıkmadı bizler artık bıktık kendisinden. Her pazar gecesi olduğu gibi dün gece de Futbolig programını merakla izledim acaba yine hangi son dakika(!) transferini açıklayacak diye malum dün gecenin ayrı bir önemi vardı transferin son günüydü. Üstadımız bu sefer bursadan Sercan'un uzaktan akrabası olan yerel bir televizyon kanalı muhabirini bağlattı kanala ve transferin bittiğini açıklattırdı. Bununla da yetinmedii resmi televizyon edasıyla altyazıyla sercan transferinin bittiği yazdılar. Hey Allahım spor yayıncılığı kimlere kalmış. Arkanızda İlker Yasin oldukça siz böyle yayınlar yapmaya devam edeceksiniz ama birçok aklı başında sporsever tarafından da sevilmediğinizin farkında değilsiniz. Sayenizde ne istihbaratlar gördük bitmiş transfer olarak. Capel mi desem, 30 milyon Euroya ronaldinho mu desem, sercan yıldırım mı desem. Bunlar şimdilik aklıma gelenler. Transfer dönemi bitiyor haftaya hangi haberlerle karşımıza çıkacaksınız. spikerliğinizden çekiyoruz zaten bari yalan haberlerinizden de çekmeyelim.

30 Ağustos 2009 Pazar

12 DEV ADAM DEĞERLENDİRMESİ


Kısaca takımın durmunu hiç beğenmedim. Sakatlar var takım tam hazır değil diyebiliriz ama ışık göremedim ben takımdan. Maç kazanma alışkanlığını kaybetmişiz. Takım hep Hidayetin eline bakıyor. Hidayet varsa var yoksa yokuz. Hidayet'e hücumdayken yardım geldiğinde boşa çıkan adamı değerlendiremeyip cezayı da kesemiyoruz. Allah başımızdan Kerem Tunçeri'yi eksik etmesin, Ender Aslan'la olacak iş değil bu. Sinan'ı çok beğendim ama o da belli bir yere kadar. Oğuz da menopoz dönemindeki kadınlar gibi formdan bir düştü tam düştü. Final Serisinden bu yana hiç oynayamadı gerçi bunda oğuz kadar büyük üstad Tanjeviç'in de parmağı var. Hazırlıkların ilk gününden bu yana medyaya yaptırılan güzel haberlerin takıma çok iyi ynasıdığını söyleyemem ama genelde bu Efes Cup'ta alınan başarıile Turnuvalardaki başarımız ters orantılı oluyor. İnşallah bu da öyle olur. Hep olumsuz yönleri değerlendirdim olumlu yönlerin de yok olduğunu düşünmeyin. Olumsuzları azalttığımız kadar başarılı olacağız.

REAL MADRİD-DEPORTİVO MAÇ DEĞERLENDİRMESİ


Transfer mevsiminin bütün dengelerini değiştiren Real Madrid'in maçını tekrardan gerçek yıldızlarla izlemek büyük zevk. Her ne kadar bir önceki galaktikos kadar tat vermese de onlar kadar iyi olacaklarını gösterdiler. Gelelim maça. Real Madrid gibi bir takımın maçını Ercan Taner gibi usta bir spikerin anlatmaması ayıp olurdu. Ercan Taner'den maçı dinlemek ayrı bir zevk. Hiç bir zaman İlker Yasin ve türevleri gibi maçın üstüne çıkmadı. Bize maç heyecanını aktardı. Maç başlamadan önce bol gollü her 2 takımın da gol atacağı bir maç bekliyordum. Tipik Real Madrid maçı öyle olurdu. Beklediğim gibi de oldu açıkcası.
İlk dakikada Kaka ile çok net bir pozisyon yakaladı Real ama değerlendiremediler. Belki de o pozisyon gol olsa insanların kafasındaki bol sıfırlı Real galibiyetine ulaşılacaktı. Deportivo bu kadar büyük baskı altındayken ilk dakikadan yenilen gol büyük moral bozukluğu olurdu. 4-2-3-1 klasik Real düzeni ile dizildiler sahaya. Defansta garay-albiol ikilisi özellikle albiol bu maçta sinyal verdi diğer maçlarda çok can yakar. Ortasahada Lass ve Alonso çekti bütün yükü. Alonso'nun ne kadar gerekli bir transfer hatta olmazsa olmaz olduğunu bu maçta daha da net gördük. Oyunu çok iyi yaydı. Öndeki 4lünün arkasına Alonso gibi adamı koymadın mı hiç alam ifade etmez.
Real golü bulduktan sonra Deportivo da yanıt vermekte gecikmedi. Derken Raul'un kendisini yere atıp atmadığını anlmadığım pozisyonda penaltı ve devre 2-1 sona erdi. Ronaldo çok sakindi, açıkcası ilk maçta çok da fazla gaza gelmeye gerek yok. 2. yarı büyük usta Valeron'un golü ile başladı. Çok güzel gol attı onu izlemek ayrı bir keyif. Çıkarken alkışlanmasıda o kadar güzel bir hareketti. 2-2 olduktan sonra yıldızlar kilidi açmakta zorlanırken takımın teknik olarak en kazma ismi Lass harika bir golle öne geçirdi eflatun beyazlıları. Aklıma gelmişken Casillas buraları okuyorsa(!) o yeni iamajından vazgeçsin. Biz onu beybi face haliyle sevdik. 5 gollü bir maç çok zevkliydi deplasmanda oynadıkları maçlar çok daha keyifli olacaktır nitekim rakipler bu kadar kapanmaz.