Büyük maçın yankıları da tabii ki büyük oldu. Ve, futbolun adaleti tecil etti, maçı daha çok isteyen kazandı. Yani, maça tarafsız bakmayı da becerebilen herkes böyle düşünecektir. Bahane üretmeye gerek yok.
Maçta atmosferi bilhassa germek isteyenler vardı sahada. Ve bir de 3. gol var ki, oradaki savunma mantığını çözebilmiş değilim. Gökhan zaten topu ayağında tutan oyuncuya pres yapmadığı gibi, altıpasın içindeki Guiza'ya yakın olmak yerine dışarıda bekleyen oyuncuya koştu. Dışarıdaki oyuncuyu tutması gerekenler de eli belinde seyredince Guiza nihayetinde golü attı. Top Galatasaray ceza alanı çevresinde o kadar çok dolaşınca gol olması da kaçınılmaz olmuştu zaten.
Daum maça iyi bir stratejiyle çıktı. Hatta "Savaşta her şey mubahtır." zihniyetiyle, sahada hırslı ve çok pres yapan bir şablon oluşturmayı da başardı. Galatasaraylı futbolcular sakin kalmayı başaramayıp, Keita'nın kapıldığı gibi tahrikçilere kapılınca pek bir şey yapamadılar. Ama o tahrikçiler dün daha çok isteyen ve koşan taraftı.
Neyse, maçı pek gerektiği gibi anlatmayan bir fotoğrafla başladık. Oradan bakılınca temiz bir maç gibi görünüyordur herhalde.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder